Perşembe, Ocak 28, 2010

inanamadım



akşam yatmadan koc'a ya teyit ettirdim
"yarın çok kar yağarsa, sen beni bırakırsın dimi işe"
dedi "elbette"

sabah ilk alarmla fırladım(*)  yataktan
baktım dışarısı pamuk pamuk
yol görünmesede
arabalar gidebilmekte
hemde makul hızla...

gitsemmiki bende kendim kendime
hmm neyse...

çıktık yola
inanılmaz
en ufak 1 çalışma olmamış
ilerlemesi tedirgin
koc'a dan yorum
"çayı demleyip 1 temiz kahvaltı etseydik!"
benden cevap
"nerden bileyim"

belasız vardık masaya
ankaranın 4|1 yanı aynı durumdaymış
ayıp ayıp 

(*) pembe 1 yalan :)

Pazartesi, Ocak 25, 2010

hızla




geçtiğimiz haftayı nasıl olduğunu anlayamadan hızla bitirdim
iş-güç 
ev-yol
alışveriş 
getir-götür
yerleştir-pişir
çıkar-kaldır

indir-bindir
yıka-kurula
anla-anlat
kafa patlat...


yeni haftadan beklentilerimiz:
sakin
dingin
yavaş ama doğru yerde yani evde

Salı, Ocak 19, 2010

haftasonu meşgalesi


zannetmeyinki yazmaya üşeniyorum...
kesinlikle 1 üşengeçlik yok yazmamamda
blog ihmalimde

durup bekleme var yine
vakti ve zamanı gelecek yazacaklarımın
sadece dişimi sıkıyorum
şu anda yazsam olmaz
sonra yazınca şahane olacak çünkü :)

haftasonu böceğe 3. yaş pastası yaptık annesiyle
kendisi seçti ne yapacağımızı
"ben paylalço pasta istiyorum" dedi
palyaçodan korkan böcek...

cumartesi akşamı dönünce babasıyla eve
küçük çığlığı aldı götürdü yorgunluğumuzu
pazar günü "iyi mutlu yıllar" dileyerek
ortalarda dolandı durdu 
keyifli yorgunluk dedikleri böyle olsa gerek

nice mutlu kutlu yaşlara
böcek


not: biz ona böcek diye diye
böceği ilk söylediği kelimelerin arasına sokma başarısını göstermiştik :)


Çarşamba, Ocak 13, 2010

hep uykum var

hep ama hep uyku halindeyim
sırtım ürperiyor
ellerim donuyor 
bir türlü ısınamıyorum

belim ağrıyor derinden
elimi belime bastırıp geziniyorum
20 yaş dişim hatırlatıyor kendini
bünyem zayıfladı biraz galiba...


normal mi?
bilemem

Perşembe, Ocak 07, 2010

yazmadım çünkü

o kadar karmaşık ki yazacaklarım
yazmamak çare oluyor bazen

Çarşamba, Ocak 06, 2010

bu günün kesidi



"beklemek bizim yaşamımız
insan beklemek, yol beklemek,
çiçeklerin açmasını, gecenin geçmesini beklemek...

beklemek ayrılığa dönüşmesin
yönetmesin bizi beklemek
kardeşleri var çok güçlü
ümid etmek ve ertelemek..."

internette arattım 
şarkının adını bilmesemde
yan yana sözlerini bildiğimden 
bulurum sandım

değil kendisini veya sözlerini bulmak
adını bile çıkaramadım...

sabahdan beri kafamda dönüp duruyor
"ümid etmeeeeek ve ertelemeeek"
acaba yeni türkü söylüyor diye düşünüyorum
yanlış mı düşünüyorum 
ondan mı bulamıyorum?
bilemedim

yine gene uyku var masamda
yapılacakların yanında bana eşlik ediyor

oturup durmakda güçlük çekiyorum
ama gidesimde yok
hayret
bir köşede kıvrılıp uyumalıyım sadece


üzerimde turuncu kazağım
bana tezat bir görüntü yani
tam tanıyanlar şaşırıyor
yarım tanıyanlar yakışmış diyor
ben eğleniyorum...

Salı, Ocak 05, 2010

uslu balık



bizim balığımız baygın değil uslu oldu
"baygın balık uslu kuş"a da yakışıtı...

öyle uslu dediğime bakmayın
her tarafı pembe pembe sim yaptı
dağıldıkça dağıttı
yapıştıkça yapışık kaldı
ama deydi
minik böcek çok mutlu oldu
tüm dikkatini toplamasına karşın
çay kaşığı içindeki simleri 
sağa sola fırlatarak döktü
dağılınca şaşkınlıkla baka kaldı 

en komiği sabah annesinden gelen mesajdı
"s......... (böceğin babası) yumurta yapmis sabah
yumurtasinin üzeri simli:))
söylenip duruyordu sabah sabah:P"

Pazartesi, Ocak 04, 2010

73 kaydın üzerine

sayacı sıfırlayıp tekrar 1 den başlıyoruz yazmaya...
yazılacak eğlenceli şeyler olursa bol bol
200 lere 300 lere ulaştırırız bu kez sayıyı...

 
template by suckmylolly.com